Konya Boşanma Avukatı
Konya boşanma avukatı, Konya’da boşanma ve aile hukuku alanında faaliyet gösteren, Konya’da ikamet edip evlilik birliğini sonlandırmak isteyen çiftlerin dava süreçlerini takip eden avukat olarak tanımlanabilir. Konya boşanma avukatı müvekkillerinin evlilik birliğinin sonlandırılmasını ve nafaka, tazminat, velayet, kişisel ilişki, ziynet ve mal rejimi haklarının korunmasını sağlar. Konya boşanma avukatı, boşanma ile birlikte sahip olduğunuz/olacağınız hakların boşanma davası içerisinde tam olarak dile getirilmesi, haklarınızın tam olarak istenmesi ve dava sonucunda mağduriyet ve hak kayıplarının yaşanmaması adına tüm boşanma sürecinizi yönetir. Bu kapsamda Konya boşanma avukatı, boşanma konusundaki tecrübesiyle sizi aile mahkemesinde dava ve duruşmalarda temsil etmektedir.
Boşanma Davası Nedir?
Boşanma TDK sözlüğünde, ‘evlilik birliği içerisinde taraflardan birinin boşanma ilamı almasıyla evliliğin son bulması’ olarak tanımlanmıştır. Genel olarak ise boşanma, eşlerin kanunda öngörülmüş olan bir ya da birden fazla sebebe dayanarak eşlerden birinin veya birlikte açacağı bir dava ile evlilik birliğinin hâkim kararıyla sona ermesidir. Türk Medeni Kanunu boşanmaya ancak hâkim kararıyla son verilebileceğini hüküm altına almıştır. Boşanma davası açma hakkı her iki eşe verilmiştir.
Buna rağmen davayı yalnızca eşlerden birinin açmış olması yeterlidir. Boşanma davasında davacı ve davalı sıfatı eşlerdedir. Boşanma davası açma hakkı, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir haktır, davanın tarafı yalnızca eşler olabilir. Boşanma davası devam ederken ölüm halinde, ölen eşin mirasçıları davanın devam etmesini talep edebilirler. Ancak bu durumda dava kusur yönünden tespit davasına dönüşür. Bu nedenle dava sonucunda verilecek karar boşanma kararı gibi inşai nitelikte bir karar olmayacaktır. Bu durumda sadece tespit kararı verilir.
Boşanma Sebepleri Nelerdir?
Boşanma sebepleri, Türk Medeni Kanunu 161-166. maddeleri arasında düzenlenmiştir. Taraflarca açılacak boşanma davasının mutlaka bu maddelerde yer alan sebeplerden birine dayanması gerekir. Bu sebeplerden hangisinin boşanma davasında gerekçe olarak ileri sürüleceği ise, alanında uzman boşanma avukatıyla birlikte belirlenecektir. Boşanma davasında ileri sürülen vakıalar ve bu vakıalara dayanak gösterilen deliller boşanma davasının seyrini belirleyecek ve davanın kazanılmasında kilit rol oynayacaktır. Konya boşanma avukatı olarak hukuk büromuzla çalışmanız halinde davada hangi boşanma nedenine dayanılacağı ve hangi vakıaların ileri sürüleceği titizlikle belirlenecektir.
Türk Medeni Kanunu’nda Boşanma Sebepleri Nelerdir?
Zina Sebebiyle Boşanma:
Zina, TMK m. 161/1 maddesinde düzenlenmiş olup mutlak bir boşanma nedeni olarak kabul edilmiştir. Eşlerin evlilik birliği süresince birbirlerine karşı sadakat yükümlülüğü devam etmektedir. Eşlerden hangisi olduğu fark etmeksizin sadakat yükümlülüğünü ihlal ederek başkasıyla cinsel ilişkide bulunması halinde bu eylem eşe kusur olarak yüklenmektedir. Zina her türlü delille ispatlanabilir. Davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın dava hakkı yoktur.
Hayata Kast, Pek Kötü Muamele Ya Da Onur Kırıcı Davranış Sebebiyle Boşanma:
Boşanmanın özel ve mutlak sebepleri arasında yer alan hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış, Türk Medeni Kanunu (MK) md. 162’de düzenlenmektedir. Maddede üç ayrı boşanma sebebi düzenlenmiştir.
Hayata kast, mutlak boşanma sebeplerindedir. Hakimin takdir hakkı yoktur. Eşini öldürmeye teşebbüs etmek, eşini intihara zorlamak gibi eşin hayatına hayatına kast eden ona zarar vermeye çalışan her türlü davranış hayata kast kapsamına girer. Bir eşin diğer eşin hayatına kast ettiği ispatlanırsa hakimin boşanmaya karar vermesi gerekir. Ancak öldürme tehditleri, eşin dalgınlık sebebiyle ocağın gazını açık unutması, hayata kast kavramı içinde değerlendirilmez.
Pek kötü davranış, eşlerden birinin diğerine uyguladığı, vücut bütünlüğünü, bedensel veya ruhsal sağlığını bozucu ya da tehlikeye düşürücü davranışlardır. Yargıtay kararlarında bu davranışlara örnek olarak dövmek ve fiziksel şiddet uygulama , müşterek konuttan kovma , silah doğrultmak, zorla kürtaj yaptırmak gibi davranışlar gösterilmektedir. Pek kötü davranışta bulunan eşin bunu kasten işlemesi ve ayırt etme gücünün bulunması gerekmektedir. İşlenen fiilin devamlılık arz etmesi zorunlu değildir.
Onur kırıcı davranış, eşlerden birinin diğerinin onurunu, şerefini, haysiyetini kırıcı ve bunlara saldırıcı nitelikteki söz ve davranışlarda bulunmasıdır. Bu davranışlar sadece küfür, aşağılayıcı sözler söyleme, sövme, aile mahremiyetini yayma gibi sözle değil, eşinin çalıştığı yere eşine ilişkin hakaret mektupları göndererek yazıyla da işlenebilir. Onur kırıcı davranışın kusur olarak kabul edilebilmesi için ağır nitelikte olması gerekmektedir. Başkaca bir deyişle buna maruz kalan eşin ağır şekilde kırılması, çevresinde kendisine beslenen saygı ve itibarı azaltacak şekildeki davranışlar olarak tanımlanabilir.
Küçük Düşürücü Suç İşleme Ve Haysiyetsiz Hayat Sürme Sebebiyle Boşanma:
Türk Medeni Kanunu’nun 163. Maddesinde düzenlenmiştir; “Eşlerden biri küçük düşürücü bir suç işler veya haysiyetsiz bir hayat sürer ve bu sebeplerden ötürü onunla birlikte yaşaması diğer eşten beklenemezse, bu eş her zaman boşanma davası açabilir.”
Suç işleme sebebiyle boşanma davası açılabilmesi için eşlerden biri suç işlemeli, bu suç küçük düşürücü nitelik taşımalı ve evliliğin devam ettiği bir safhada işlenmelidir.
Küçük düşürücü suçun ne olduğuna dair Ceza Kanunumuzda bir açıklamaya yer verilmemiştir. Ancak Anayasamızın milletvekilliği seçilme yeterliliği başlığını taşıyan 76. maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen suçların, bu konuya ışık tuttuğu ifade edilmektedir. Anılan madde de; zimmet, ihtilas, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, dolanlı iflas gibi suçlar, yüz kızartıcı suçlar olarak zikredilmektedir. Bu suçların TMK m. 163 anlamında boşanma davası açılmasına yol açan küçük düşürücü suçlar arasında da olduğu öğretide ve yargı kararlarında kabul edilmektedir.
TMK m. 163 temelinde boşanma davası açılmasına imkân veren ikinci durum, eşlerden birinin haysiyetsiz bir hayat sürmesidir. Haysiyetsiz hayat sürme sebebine dayalı boşanma davası açılabilmesi için, eşlerden birinin haysiyetsiz olarak nitelendirilen bir yaşam şekli olmalı, bu yaşamı belirli bir süre devam etmeli ve evliliğin devamı sırasında böyle bir yaşam şekli olmalıdır.
Genel olarak haysiyetsiz hayat sürme, toplumun değerleri ile ahlak, şeref ve namus anlayışına aykırı yaşam tarzının benimsenmesi ve bu yaşam tarzının devamlılık arz edecek şekilde sürdürülmesi biçiminde tanımlanabilir
Terk Sebebiyle Boşanma:
Terk sebebiyle boşanma TMK 164. Maddesinde düzenlenmiş olup, 4721 sayılı Türk Medenî Kanununa göre özel boşanma sebeplerinden biridir. Terk (TMK. m. 164) aynı zamanda 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun düzenlediği mutlak boşanma sebeplerindendir.
Terk sebebiyle boşanma kararı verilebilmesi için;
– Eşlerden birinin ortak yaşamdan ayrılması gerçekleşmelidir,
– Ortak yaşama son verme kastı belirlenmelidir,
– Ayrılık, hukuka aykırı olmalıdır,
– İhtar koşulu gerçekleşmelidir.
Davaya hakkı olan eşin istemi üzerine hâkim, esası incelemeden yapacağı ihtarda terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiği ve dönmemesi hâlinde doğacak sonuçlar hakkında uyarıda bulunur. Bu ihtar gerektiğinde ilân yoluyla yapılır.
4721 sayılı Türk Medenî Kanununda yapılan değişiklik sonrasında artık noter tarafından yapılan ihtar da hukuki sonuç doğurmaktadır.
Ancak terk sebebiyle boşanma davası açmak için belirli sürenin dördüncü ayı bitmedikçe ihtar isteminde bulunulamaz ve ihtardan sonra iki ay geçmedikçe terk sebebiyle boşanma davası açılamaz.
Şüphesiz ki bu dönemde diğer sebeplerle bir boşanma davası açılabilir.
Eşlerden biri, evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek maksadıyla diğerini terk ettiği veya haklı bir sebep olmadan ortak konuta dönmediği takdirde ayrılık, en az altı ay sürmüş ve bu durum devam etmekte ve istem üzerine hâkim tarafından yapılan ihtar sonuçsuz kalmış ise; terk edilen eş, boşanma davası açabilir.
Akıl Hastalığı Sebebiyle Boşanma:
Akıl hastalığı durumunun hangi hallerde boşanma sebebi sayılabileceği TMK m. 165’te düzenlenmiştir. Akıl hastalığı özel ve nisbi bir boşanma sebebidir. Buna göre, eşlerden biri akıl hastası olupta bu yüzden ortak hayat diğer eş için çekilmez hale gelirse, hastalığın geçmesine olanak bulunmadığı resmi sağlık kurulu raporuyla tespit edilmek koşuluyla boşanma davası açılabilir.
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Sebebiyle Boşanma:
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması, hukukumuzda genel boşanma sebebi olarak kabul edilmiştir. TMK 166/1’e göre; ‘Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir.’
TMK m. 166’da hüküm altına alınan genel boşanma sebebi gerekçe gösterilerek açılan davalarda boşanma kararı verilebilmesi için hâkimin arayacağı bazı şartlar vardır. Eşler arasında var olan şiddetli geçimsizlik evlilik birliğini temelden sarsması ve evliliğin devamının mümkün olmaması gerekmektedir. Aksi halde mahkemece ayrılığa karar verilebilecektir.
Evlilik birliğinin temelden sarsılması duygusal şiddet, ekonomik şiddet, cinsel şiddet, fiziksel şiddet, sosyal şiddet, görsel şiddetten kaynaklanabilmektedir.
Aldatan Eşi Affetmek Boşanma Davasını Nasıl Etkiler?
Zina, TMK’da mutlak bir boşanma sebebi olarak kabul edilmiş olsa da boşanma sebebi olarak her zaman ileri sürülmesi mümkün değildir. TMK m. 161/2’ye göre; davaya hakkı olan eşin boşanma sebebini öğrenmesinden başlayarak altı ay ve her hâlde zina eyleminin üzerinden beş yıl geçmekle dava hakkı düşer. Affeden tarafın ise dava hakkı yoktur.
Bu sebeple, evlilik birliği içerisinde böyle bir durumla karşılaşılması halinde Konya Boşanma Avukatı ile irtibata geçilerek hukuki danışmanlık alınması son derece önemlidir. Aksi halde dava hakkı kaybedilebilecektir.
Boşanma Davası Nasıl Açılır?
Evlilik birliği kurulurken, taraflar birgün boşanacaklarını düşünerek evlenmezler. Ancak evlilik birliği içerisinde yaşanan sorunlar nedeniyle tarafların birbirlerine karşı menfi tavır ve davranışları baş gösterdiğinde tarafların daha fazla yıpranmamak adına boşanmak istemeleri son derece normaldir. Bu noktada taraflar boşanma ve diğer konularda mutabık kalırlarsa anlaşmalı boşanma davası açarak kısa sürede boşanabilirler. Anlaşmalı boşanma avukatı olarak Konya Avukat Hande Bademci bu alanda profesyonel hukuk hizmeti vermektedir.
Diğer yandan eşlerin boşanmanın sonuçları konusunda anlaşamamaları ya da eşlerden birinin boşanmayı tercih etmemesi durumunda çekişmeli boşanma davası açılması gerekmektedir. Boşanma davası açmak isteyen eşin ya da eşlerin, mutlaka bir Konya boşanma avukatından destek alarak Aile Mahkemesinde boşanma davası açması gerekmektedir.
Boşanma davası açmak için gereken belgeler şunlardır:
Konya Avukat eşliğinde düzenlenmesi gereken iki nüsha dava dilekçesi (2 adet),
Nüfus cüzdanı fotokopisi,
Vekaletname,
Boşanma vekaletnamesi için iki adet vesikalık fotoğraf,
Boşanmanın sonuçlarının düzenlendiği protokol,
Tüm bu belgeler toplandıktan sonra avukatınız veya kendiniz en yakın adliye sarayına giderek tevzi bürolarından davanızı açabilirsiniz.
Boşanma Davası Hangi Mahkemede Açılır?
Boşanma davasında görevli mahkeme Aile Mahkemesidir. Aile Mahkemelerinin bulunmadığı yerlerde ise Asliye Hukuk Mahkemeleri, Aile Mahkemesi sıfatıyla görevlidir.
Boşanma davalarında yetkili mahkeme ise, TMK m. 168’de hükme bağlanmıştır. Buna göre, boşanma veya ayrılık davalarında yetkili mahkeme, eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir.
Eşlerden birinin boşanma davası açma kararı aldıktan sonra ikametini başka bir il veya ilçeye taşınması halinde yeni ikametgah adresinde bulunan aile mahkemesi de yetkili olacaktır.
Boşanma Davasının Çeşitleri Nelerdir?
Boşanma davası, anlaşmalı boşanma ve çekişmeli boşanma olmak üzere ikiye ayrılır.
Anlaşmalı Boşanma Nedir?
Anlaşmalı boşanma, TMK 166/3. Maddesinde düzenlenmiştir. Anlaşmalı boşanma olarak getirilen düzenleme ile kısmen irade ilkesi ve kısmen evlilik birliğinin sarsılması ilkesine yer verildiği görülmektedir.
Anlaşmalı boşanma eşlerin evlilik birliğinin temelinden sarsılması ve birlikte bir ortak hayatın devamının imkansız hale gelmesiyle birlikte mahkemeye birlikte başvurmasıyla ya da bir eşin açmış olduğu davanın diğer eş tarafından kabul edilmesiyle gerçekleşen bir boşanma türüdür. Anlaşmalı boşanma davasında eşler velayet, kişisel ilişki, maddi tazminat, manevi tazminat, nafaka, mal paylaşımı, ziynet eşyaları gibi konularda bir anlaşma protokolü hazırlar ve mahkemeden anlaşma protokolü çerçevesinde boşanma kararı verilmesini talep eder.
Konya Anlaşmalı boşanma avukatı, anlaşmalı boşanma protokolünün hazırlanması, anlaşmalı boşanma davasının açılması, duruşma gününün en erken tarihe alınması süreçlerinde son derece önemlidir. Konya Boşanma Avukatı Hande Bademci anlaşmalı boşanma davasının tüm sürecini takip eden, boşanma kararının kesinleşip nüfus kaydında gerekli değişikler yapılıncaya kadar hukuki destek veren bayan boşanma avukatıdır.
Anlaşmalı Boşanmanın Şartları Nelerdir?
Anlaşmalı boşanma için TMK m. 166/3’ de bazı şartlara yer verilmiştir. Bu şartlar yerine getirilmeden anlaşmalı boşanma kararı alınması mümkün değildir. Buna göre,
–Evlilik en az bir yıl sürmeli,
–Eşlerin birlikte başvurmalı ya da bir eş diğerinin davasını kabul etmesi,
Bunların yanısıra hâkim tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır.
Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu hâlde tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz.
Anlaşmalı boşanma davasının reddedilmesi yeni bir boşanma davasının açılmasına engel değildir. Taraflar dilerlerse bir anlaşmalı boşanma avukatı aracılığıyla yeniden anlaşmalı boşanma davası açabilir ya da bir boşanma avukatı aracılığıyla diğer boşanma sebeplerine dayanarak dava açabilir.
Boşanma Davasında Boşanma Protokolü Nedir?
Anlaşmalı boşanma davalarında, boşanmak isteyen eşler kendi aralarında boşanmanın hukuki sonuçları konusunda anlaştıkları bir anlaşma metni hazırlarlar. İşte bu anlaşma metnine, boşanma protokolü denir. Bu protokolde, taraflar boşanmanın tüm sonuçlarına dair hususlarda menfaatlerini gözeterek ortak bir paydada buluşmaları gerekir. Taraflarca veya boşanma avukatı tarafından düzenlenen bu protokol her iki tarafça imzalanır ve ıslak imzalı bir şekilde dava dilekçesine eklenerek Aile Mahkemesine sunulur. Eşler daha sonra duruşmada da imzaladıkları anlaşmalı boşanma protokolünü onaylarlar.
Tarafların yapmış olduğu boşanma protokolü mutlak uyulması gereken bir metin değildir. Aile mahkemesi hâkimi gerekli görürse, boşanma protokolünün mali sonuçlarına ilişkin konularda ya da müşterek çocuğa ilişkin konularda hakkaniyeti gözeterek birtakım değişikliklerde bulunabilir. Konya Boşanma Avukatı Hande Bademci tarafların taleplerini titizlikle yerine getirir.
Anlaşmalı Boşanma Davası Ne Kadar Sürer?
Anlaşmalı boşanma davası genellikle tek celsede sonuçlanan bir davadır. Eğer tarafların anlaşma metnine dair ortak iradeleri devam ediyorsa ve hâkim de anlaşma metnine dair herhangi bir hususu değiştirmeye gerekli görmediyse, dava 1. duruşmada görülüp karara bağlanır. Anlaşmalı boşanma davası süreci ortalama iki ay yada üç ayı bulur, ancak bu süre adliyelerdeki iş yoğunluğuna göre değişebilmektedir. Konya boşanma avukatı olarak sürecin en hızlı şekilde sonuçlanması ve boşanma kararının alınması için gerekli çaba gösterilmektedir.
Anlaşmalı Boşanma Süreci Nasıl İlerler?
Taraflar veya avukatları, ıslak imzalı boşanma protokolü ve anlaşmalı boşanma dava dilekçesi ile birlikte gerekli harç ve giderleri yatırdıktan sonra aile mahkemesine başvururlar. Aile Mahkemesi başvurudan sonra genellikle 30-40 gün içerisinde bir duruşma günü belirler. Bu süre Konya Boşanma Avukatı tarafından mahkeme kalemiyle görüşülerek daha yakın bir tarihe alınabilir. Duruşma günü Aile Mahkemesi hakimi tarafları dinleyip, protokolü kabul ettiklerine dair beyanlarını aldıktan ve gerekli değişiklikleri de yaptıktan sonra tarafların boşanmasına karar verir. Gerekçeli karar 30 gün içerisinde yazılır ve taraflara tebliğ edilir. Tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içerisinde tarafların karara itiraz etmemesi veya mahkemeye giderek istinaf yolundan feragat etmesi üzerine karar kesinleşir ve nüfusa bildirilir. Taraflar bu süreyi kısaltmak istiyorsa gerekçeli kararı doğrudan mahkeme kaleminden tebliğ alabilir.
Taraflar, avukat ile temsil ediliyor olsalar dahi hâkim tarafları bizzat dinler. Anlaşmalı boşanma davasında taraflar duruşmaya katılmazlarsa, hâkim dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verir. Yenileninceye kadar işlemden kaldırılan dosya, 3 ay içerisinde yenileme dilekçesinin verilmesiyle yeniden işleme alınır.
Eşlerden Biri Boşanmak İstemiyorsa Ne Olur?
Bu durumda anlaşmalı boşanma mümkün değildir. Boşanmak isteyen eşin boşanma sebeplerini belirterek çekişmeli boşanma davası açması gerekir. Çekişmeli boşanma davasıyla birlikte boşanmak isteyen taraf boşanma sebeplerinin doğru şekilde belirtildiği dava dilekçesi ve sunacağı diğer kanıt ve belgelerle diğer eş boşanmak istemiyorsa dahi davasını açabilir. Davayı açtıktan sonra ise hâkimin davayı görüp tüm delilleri topladıktan sonra hüküm verilmesiyle sonuçlanır. Çekişmeli boşanma davasında istenilen sonuca varılması ancak çok iyi bir çekişmeli Konya boşanma avukatının hukuki desteği ile mümkün olacaktır.
Anlaşmalı Boşanma Çekişmeli Boşanmaya Dönebilir mi?
Tarafların boşanma konusunda anlaşıp bir protokol imzalayarak anlaşmalı boşanma davası açmaları, her zaman davanın tek celsede görülüp sonuçlanmasıyla neticelenmez. Dava sürecinde taraflar arasında anlaşma protokolünde belirlenen hak ve alacaklar üzerinde birtakım uyuşmazlıklar meydana gelebilir. Tarafların bu uyuşmazlıklar üzerinde anlaşamamaları ve protokolden vazgeçmeleri durumunda, anlaşmalı boşanma artık çekişmeli boşanma halini alır. Bu durumda hâkim, taraflara boşanmanın çekişmeli yargı usulüne uygun yürütülmesi için süre verir.
Bu sürede taraflardan çekişmeli boşanma usulüne uygun şekilde dava dilekçelerini, delillerini ve cevap dilekçelerini mahkemeye sunmalarını bekler. Dava için hazırlanan taraflar, nafaka, velayet ya da tazminata ilişkin konularda da gerekli belgeleri hazırlar. Böylelikle dava artık çekişmeli yargıda görülmeye başlar. Diğer yandan tarafların anlaşmalı boşanma kararı verildikten sonra ancak hüküm kesinleşmeden öncede istinaf yoluna başvurarak davayı çekişmeli boşanma davasına çevirmeleri mümkündür. Konya boşanma avukatı olarak gerek anlaşmalı boşanma gerekse de çekişmeli boşanma davalarında uzman kadromuzla profesyonel hukuk hizmet ve desteği vermekteyiz.
Boşanma Sonrası Bekleme Süresi Nedir? İddet Müddeti Nasıl Kaldırılır?
4721 sayılı Türk Medeni Kanununda kadın için öngörülen bekleme süresine göre; evlilik herhangi bir sebeple sona ermişse evliliği sona eren kadın, evliliğin sona ermesinden başlayarak üç yüz gün geçmedikçe evlenemez.
Evliliği sona eren kadının bu süreyi beklemeden belirli şartların gerçekleşmesi halinde sürenin kaldırılmasını isteyebilir.
Kadının önceki evliliğinden gebe olmadığının anlaşılması halinde mahkeme bu süreyi kaldırır. Bunun için Aile Mahkemesine başvuru yapılarak süresinin kaldırılması talep edilmesi, Aile Mahkemesi tarafından kadının gebe olmadığına dair doktor raporu alındıktan sonra bekleme süresinin kaldırılmasına karar verilir.
Bunun dışında evliliği sona eren eşlerin yeniden birbirleriyle evlenmek istemesi halinde aile mahkemesi evliliği sona eren kadın için öngörülen bekleme süresini kaldırır.
Boşanma Davası Sosyo-Ekonomik Durum (SED) Raporu Nedir?
Boşanma eşlerin yanısıra müşterek çocuklarında etkilendiği bir süreçtir. Boşanmayla birlikte mali konularda da bir takım yeni sonuçlar doğmaktadır. Hâkim, boşanmaya karar verirken boşanmanın sonuçları konusunda hakkaniyetli karar vermeli, adil bir sonuca varmalıdır. Sosyo-Ekonomik Durum Araştırması da hâkimin boşanma talebiyle gelen çiftler hakkında kolluk kuvvetlerine yaptırdığı bir araştırmadır.
SED raporu boşanma davasında delil niteliğinde değildir. Ancak aile hukukunun niteliği gereği ilgili kanunlarda ailenin sosyal ve ekonomik durumlarına atıf yapıldığı için, boşanma davalarında da sosyal ve ekonomik durumun araştırılması uygulamada yapılmaktadır.
Sosyo Ekonomik Durum araştırması için tarafların dosyalarında belirttikleri ikamet adreslerinden yararlanılır. Bir kere alınan SED raporu her zaman için geçerli değildir.
SED Raporunun Nafaka ile İlişkisi Nedir?
Bilindiği gibi boşanmanın neticelerinden biri de nafakadır. Boşanma davasında tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ya da iştirak nafakası talep edilebilir. Nafaka talebi değerlendirilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını göz önüne alarak karar verir. SED araştırmaları bu sebeple boşanma davalarında nafaka için son derece önemlidir.
Nafaka Miktarı Belirlenirken Neye Dikkat Edilir?
Boşanma Davasında hükmedilecek nafaka miktarı belirlenirken, eşlerin evlilikte geçirdiği süre, tarafların sosyo-ekonomik durumu, yaşam şekli, maddi gelirleri vs. dikkate alınır. Kesin olmamakla birlikte genellikle nafaka miktarı nafaka verecek eşin gelirinin ¼ i kadar hükmedilmektedir.
Boşanma Davasında Sosyal İnceleme Raporu Nedir?
Boşanma davası görülürken dikkate alınan bir diğer önemli husus ise sosyal inceleme raporudur. Boşanma davasında velayetin ve kişisel ilişkinin düzenlenmesinde müşterek çocuğun üstün yararı gözetilir. Sosyal inceleme raporu (SİR), velayetin düzenlenmesinde dikkate alınır. Aile Mahkemesi, pedagoglardan, psikologlardan ve sosyal çalışmacılardan oluşan bir uzman ekipten sosyal inceleme raporu hazırlamasını ister. Çocuğun menfaati ve üstün yararı gereğince hangi eşte kalmasının daha isabetli olacağı hususunda karar verirken hakimler sosyal inceleme raporundan faydalanırlar. Bu rapora çocukların üstün yararı gereğince her aşamada itiraz edilebilir.
Sosyal inceleme raporunu kim hazırlar?
Aile mahkemesi hakiminin talebiyle birlikte görevli olan uzmanlar tarafından hazırlanır. Bu uzmanlar, pedagoglardan ve sosyal araştırmacılardan oluşur. Adalet Bakanlığı her Aile Mahkemesi’ne en az bir tane uzman pedagog ve sosyal çalışma görevlisi atar.
Sosyal inceleme raporu nasıl hazırlanır?
Bakanlıkça atanmış olan uzman kişiler, Aile Mahkemesi’nin bünyesinde bir araştırma faaliyeti yürütür. Bu süreçte genellikle tarafların evine giderek müşterek çocukların yaşayacağı ortamlara bakılır. Ebeveynler dinlenir. Bu araştırmada çocuğun fiziksel ve ruhsal durumları incelenir, boşanma davasının çocuk üzerinde nasıl bir etki bırakacağı konusundaki görüşler paylaşılır ve çocuğun hem ruhsal hem bedensel sağlığına ilişkin sonuçlar raporlanır ve mahkemeye sunulur.
Sosyal inceleme raporunda amaç çocuğun üstün yararına ulaşmak olduğundan, taraflara ilişkin de bilgilere ve incelemelere yer verilir. Tarafların maddi durumları, kişilik özellikleri, eğitim durumları, sabıka kayıtları, sağlık durumları, yaşadıkları yer, kötü alışkanlıkları gibi konularda raporda yer alır.
Hâkim raporu kendiliğinden mi ister?
Evet, velayete ilişkin taraflar arasında bir çekişme mevcutsa hâkim, uzman kişilerden böyle bir raporun hazırlanmasını re’sen isteyebilir. SİR raporu ücretlidir, ücret ödendikten sonra uzmanlar araştırmalarına ve çocukla görüşmeye başlar.
Boşanma Davasının Sonuçları Nelerdir?
Boşanmanın, tarafların evlilik birliğinin sona erdirilmesi yanında, maddi ve manevi tazminat, mal rejimi, velayet, kişisel ilişki, nafaka olmak üzere birçok konuda sonucu vardır.
Boşanmanın Kişisel Duruma ve Kadının Durumuna İlişkin Sonuçları:
Boşanma kararının kesinleşmesi ile kadının soyadı değişir ve evlenmeden önceki soyadını alır. Boşanan kadının, kocasının soyadını kullanmasında kişisel bir menfaati olduğu ispat ederse, boşandığı eşinin soyadını kullanmaya devam edebilir.
Boşanma davası, ile evlilik sonucu kazanılan vatandaşlık düşmez.
Boşanmanın kadın açısından bir diğer sonucu ise, bekleme yani iddet süresidir. Boşanan kadın boşanma kararının üzerinden 300 gün geçmedikçe yeniden evlenemez. Bu süre, kadının yeniden evlenmesi halinde doğacak çocuğun nesebinde bir tereddüt olmasını engellemek için düzenlenmiş bir süredir. Bu süre bazı durumlarda aile mahkemesinden talepte bulunularak kaldırılabilir. Konya Boşanma Avukatı olarak iddet müddetinin kaldırılması taleplerinde profesyonel hukuk hizmeti vermekteyiz.
Boşanmanın Velayete İlişkin Sonuçları:
Boşanmanın müşterek çocuklar yönünden ise velayete ilişkin önemi bulunmaktadır. Velayet; küçüklerin ve istisnai olarak kısıtlı ergin çocukların korunmasını, bakımını ve çeşitli açılardan yetiştirilmesini sağlamak için, anne ve babanın, çocukların kişiliklerinin ve malvarlıklarının korunmasıyla, onların temsili hususunda sahip oldukları hak, yetki ve ödevlerdir. Boşanmaya kararında sırasında tarafların ergin olmayan çocuklarının bulunması halinde çocukların velayetinin hangi tarafa verileceğinin belirlenmesi gerekmektedir. Bu husus düzenlenirken müşterek çocuğun üstün yararı dikkate alınır.
Çocuğun Velayeti Kime Verilir?
Çocuğun velayeti konusunda hâkim, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile sosyal inceleme raporunu dikkate alarak bir değerlendirme yapar. Sosyal İnceleme Raporu, Aile Mahkemesi tarafından alanında uzman heyetten alınır. Yaşı çok küçük çocuğun velayeti anneye verilir. Yargıtay içtihatlarında “şefkat yılları” doktrini geliştirilmiştir ve yaşı çok küçük çocuğun velayetinin babaya verilmemesinin daha uygun olacağı kanısına varılmıştır. Ancak annenin gayrimeşru bir hayat yaşaması, uyuşturucu kullanma gibi zararlı alışkanlıklarının bulunması, ruh sağlığının yerinde olmaması, müşterek çocuklara darp ve şiddet uygulaması vb. hallerde velayet babaya verilebilir.
Boşanmanın Mali Sonuçları:
Boşanmanın gerçekleşmesinden sonra eşler arasındaki mal rejimi tasfiye edilecektir. Malların tasfiyesi tarafların tabi olduğu mal rejimine göre yapılır. Türk Medeni Kanunu yasal mal rejimi olarak edinilmiş mallara katılma rejimini benimsemiştir. Eğer eşler arasında herhangi bir mal rejimi sözleşmesi yapılmamışsa, eşlerin arasında mal rejimi edinilmiş mallara katılma rejimidir.
Boşanmanın ardından taraflar maddi tazminat ve manevi tazminat talebinde bulunabilir. Boşanma davasında maddi ya da manevi tazminat talebinde bulunabilmek için kusursuz olmak şart değildir. Daha az kusurlu olan taraf bu talepte bulunabilir. Manevi tazminatın talep edilebilmesi için, tazminat talep eden eşin manevi zararının olması gerekir.
Yoksulluk nafakası da boşanmanın mali sonuçlarından biridir. Ancak yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için tarafların bunu talep etmesi gerekir. Yoksulluk nafakası, TMK m. 175’te düzenlenmiş olup, boşanma sonucunda yoksulluğa düşen eşe, ekonomik durumu daha iyi olan eşin yardım etmesidir. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için, yoksulluğa düşme ihtimali olan eşin bunu talep etmesi ve kusursuz veya daha az kusurlu olması gerekir. Nafaka öngörülmesinin nedeni, evlilik birliği içinde var olan yardım ve dayanışmanın gerektiği durumlarda evlilik birliği sona erdikten sonra da devam etmesini sağlamaktır. Yoksulluk nafakası, boşanma davası ile talep edilebileceği gibi boşanma kararı kesinleştikten sonra 1 yıl içinde de talep edilebilir. Mahkemece nafaka toplu veya irat şeklinde hükmedilebilir.
İştirak nafakası ise, boşanmanın diğer bir mali sonucudur ve ortak çocuğun bakımı ve eğitimi için gerekli giderlerin karşılanmasına yöneliktir. İştirak nafakasına her iki eşinde katılması gerekir. Zira müşterek çocuk üzerindeki yükümlülükler boşanma sonrasında da devam eder. İştirak nafakasının miktarı belirlenirken müşterek çocuğun ihtiyaçları ile tarafların sosyo-ekonomik durumu dikkate alınır.
Boşanmanın Mirasa İlişkin Sonuçları:
Boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren eşler artık birbirlerine mirasçı olamaz.
Boşanma Davası Devam Ederken Eşlerin Sadakat Yükümlülüğü de Devam Eder Mi?
Hukuken dava açıldıktan sonra meydana gelen olaylar eldeki dava da hükme esas alınmaz. Fakat boşanma davaları için Yargıtay bu genel kuralın istinasını ortaya koymuştur. Buna göre, boşanma davası devam ederken eşler arasındaki sadakat yükümlülüğü de devam edecektir. TMK m. 185/3, evlilik birliği süresince eşler arasında sadakat yükümlülüğü olduğunu hükme bağlamıştır. Yargıtay ise bu hükümden hareketle, boşanma kararı verilinceye dek sadakat yükümlülüğünün de devam ettiği sonucuna varmıştır.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2010/21386 K. 2012/2205, T. 9.2.2012 kararında, “Türk Medeni Kanunu’nun 185/3. Maddesinde yer alan eşlerin sadakat yükümlülüğü evlilik birliği süresince geçerlidir ve boşanma yönünde alınan karar kesin hüküm halini alıncaya kadar bu yükümlülük devam eder.” diyerek sadakat yükümlülüğünün devam ettiğini açıkça ortaya koymuştur.
Hakkımda Boşanma Davası Açıldığını Nasıl Öğrenirim?
Kişilerin, herhangi bir hak kaybına uğramamak için hukuki süreçleri yakından takip etmeleri çok önemlidir. Bir kimsenin hakkında bir dava açılıp-açılmadığını öğrenmesi son derece kolaydır. Vatandaşlar E-devlet üzerinden ‘dava dosya sorgulama’ bölümüne girerek haklarında herhangi bir dava olup olmadığını öğrenebilirler.
Boşanma Avukatı Nedir?
Konya Boşanma Avukatı, aile hukuku alanında faaliyet gösteren boşanma hukukunda uzman olan kişidir. Konya Boşanma Avukatı, evlilik birliği temelinden sarsılan, çekilmez hale, boşanma kararı alan eşlerin boşanma davasını yürütür ve bu ağır süreçten en az zararı alarak kurtulmalarına yardımcı olur. Konya Boşanma Avukatı Hande Bademci uzun yıllardır aile ve boşanma hukuku alanında çalışmış olup, boşanma davaları, velayet davaları, nafaka davaları, mal rejimi davaları, ziynet alacağı davalarında uzman boşanma avukatıdır.
Konya Bayan Boşanma Avukatı Nedir?
Boşanma davalarında genellikle eşlerin en özel mahrem alanlarının dahi istişare edilmesi ve en mantıklı şekilde dava dilekçesinde ileri sürülmesi gerekmektedir. Özellikle bayanların evlilik birliği içerisinde yaşadıkları mahrem konuları utanmadan rahat bir şekilde anlatabilmelidir. Bu noktada Konya Bayan Boşanma Avukatı önem kazanmaktadır. Konya Bayan Boşanma Avukatı Hande Bademci bugüne kadar boşanma davalarında birçok bayan tarafı temsil etmiş ve avukatlık görevini üstlenmiştir. Sizlerde Konya Bayan Boşanma Davası Avukatı arıyorsanız Avukat Hande Bademci ile iletişime geçebilirsiniz.
Konya Boşanma Avukatı Seçimi Önemli Midir?
Konya Boşanma Avukatı seçimi boşanma sürecini kolay ve zararsız atlatmak açısından oldukça önemlidir. Boşanma her zaman sadece iki kişiyi ilgilendiren bir durum değildir. Özellikle velayet, nafaka ve tazminat konuları, Konya boşanma avukatını çok hassas bir noktaya taşımaktadır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası da aile kurumunun önemine dikkat çeken düzenlemeler içermektedir. Böylesine hassas ve önemli bir kurum olan aile birliğinin sonlandırılmasına da aynı şekilde çok hassas ve titiz yaklaşılmalıdır. Bunu sağlamak ise yola en iyi Konya boşanma avukatıyla çıkmakla mümkün olur. Boşanma Avukatının en iyi mesleki tecrübe ve donanımlara sahip olması gerekir. İyi bir Konya boşanma avukatı, müvekkillerinin süreci yıpranmadan atlatmasını, menfaatinin gözetilmesini ve istenilen sonuca en hızlı ve en iyi şekilde ulaşılmasını sağlar. Tüm bunlar ise, Konya Boşanma Avukatının meslekte edindiği tecrübeleriyle ve bilgisiyle sunabileceği bir durumdur.
Konya Boşanma Avukatı uzmanlık gerektiren bir alan değildir. Konya Boşanma Avukatı yapan kişilerin hukukun bu alanında uzmanlık belgesi ya da sertifika elde etmiş olması gerekmez. Ancak faaliyet alanı aile hukuku olan avukatlarla çalışmak her zaman için daha avantajlıdır. Zira sürecin en doğru şekilde yürütülmesine imkân sağlayacaktır. Konya Boşanma avukatı, boşanma konusu dışında mal rejimi, velayet ve kişisel ilişki davaları, nafaka, maddi ve manevi tazminat talepleri gibi konularda da yeterli bilgi ve tecrübe gerektiren bir alandır.
KONYA EN İYİ BOŞANMA AVUKATI
Konya en iyi boşanma avukatı arıyorsanız, öncelikle bilmeniz gereken bu şekilde bir aramanın çok da verimli olmayacağı gerçeğidir. Boşanma davaları nitelikleri gereği özel statüde davalar olup, bu nitelikte bir dava açmayı düşünüyorsanız avukat seçiminde dikkatli olmanız gerekir. Her avukat boşanma davasına bakabilir, ancak her avukat boşanma davasını kazanamaz. Boşanma davasını kazanmak için iyi bir strateji izlenmelidir. Netice itibariyle çalışmanız gereken kişiler boşanma avukatlarıdır. Ancak burada Konya en iyi boşanma avukatı gibi bir kişi gerçek hayatta yoktur. Gerçek hayatta olan, Konya en iyi boşanma avukatları tabiridir. Konya Boşanma Avukat Hande Bademci ile iletişim sayfamızdan bizlere ulaşarak hukuki destek talep edebilirsiniz.
KONYA BOŞANMA AVUKATI TAVSİYE
İnternet kullanıcıları, arama motorlarına, ‘boşanma avukatı’, ‘konya boşanma avukatı’, ‘konya boşanma avukatı yorumları’, ‘boşanma avukatı tavsiye’, ‘konya boşanma avukatı tavsiye’, ‘konya boşanma avukatı yorumları’, ‘konya ücretsiz avukat’, ‘konya adli yardım boşanma avukatı’ gibi kelimeler yaparak arama yapmaktadırlar. Konya Boşanma Avukatı Tavsiye kelimesi de bunlardan biridir.
Konya boşanma avukatı tavsiyesi isteyen yahut Konya en iyi boşanma avukatının kim olduğunu araştıran insanlar kesin bir sonuca ulaşamazlar. Bunun sebebi ise söz konusu boşanma davası olduğunda bu alanda tek bir tane boşanma avukatının varlığından bahsedilemez. Bugün boşanma davalarında başarılı birçok boşanma avukatı aktif olarak avukatlık mesleğini icra etmeye devam etmektedir.
Konya boşanma avukatı tavsiye istiyorsanız, Aile Hukuku ve Boşanma Hukuku alanında uzmanlaşmış konya avukat olarak çalışan avukatları tercih edebilirsiniz.
EN HIZLI ŞEKİLDE BOŞANMAK İÇİN NE YAPILMALI?
En hızlı boşanma şekli anlaşmalı boşanmaktır. Bunun için tarafların boşanma ve boşanmanın diğer sonuçlarında (nafaka, velayet, kişisel ilişki, tazminat, eşya paylaşımı vs. tam bir anlaşmaya varmaları gerekmektedir. Gerçekten de eşler arasındaki evliliğin 1 (bir) yıl sürmüş olması, eşlerin anlaşmalı boşanma protokolü ile boşanma ve boşanmanın diğer sonuçları konusunda anlaşmış olması halinde mahkemece tarafların boşanmalarına karar verilir. Konya Boşanma Avukatı konusunda arayış içerisindeyseniz mutlaka gideceğiniz hukuk bürosunun memnuniyetini araştırmanız gerekmektedir.
Bu durumda kimi zaman 4-5 gün içerisinde davanın açılarak sonuçlandırılması ve tarafların boşanmaları sağlanabilmektedir. Konya En Hızlı Boşanma Avukatı, Konya Hızlı Boşanma Avukatı arayanlar Avukat Hande Bademci ile iletişime geçebilirler.
Bu sürenin kısalığı konusunda uzman, başarılı bir hızlı boşanma avukatı ile mümkün olabilecektir. Aksi takdirde sadece mahkeme kararının yazımı ve taraflara tebliği ve kanun yollarının beklenmesi süreci en az 2-3 ay sürmektedir. Sürenin kısaltılarak amaca ulaşılması açısından boşanma davaları konusunda, özellikle anlaşmalı boşanma konusunda uzman iyi bir boşanma avukatı ile hareket etmeniz ve dava sürecini yönetmeniz gerekecektir.
KONYA TECRÜBELİ BOŞANMA AVUKATI
Boşanma davalarında, boşanmak isteyen kişiler en tecrübeli boşanma avukatı ile çalışmak isterler. Mal paylaşımı, velayet, nafaka gibi konularda kişilerin profesyonel bir hukuki yardım almaları şarttır. Bu gibi durumlarda da Konya tecrübeli boşanma avukatı arayışı çok görülür. İşinde tecrübeli boşanma avukatı ile çalışmak sancılı dava süreçlerinin sağlıklı bir şekilde yönetimi için önemlidir. İstenilen sonuçlara ulaşılabilmesi için de bu son derece önemlidir. Peki tecrübeli boşanma avukatı nasıl olmalıdır? Tecrübeli boşanma avukatı, müvekkiline karşı açıklayıcı ve net olmalıdır. Tecrübeli boşanma avukatı, müvekkiliyle sürekli iletişim halinde olmalı ve onunla irtibatı kesmemelidir.
Konya Boşanma Avukatı Ücreti Ne Kadar?
Konya Boşanma avukatı ücreti, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ve baroların düzenlemelerine göre belirlenir. Konya Boşanma avukatı, asgari ücret tarifesi ve baroların düzenlemelerini esas alarak, mesleki tecrübe ve yeterliliğine denk bir ücret belirleyebilir fakat Konya boşanma avukatının Avukatlık Asgari Ücret Tarife’sinde belirlenen miktarın altında bir ücret kararlaştırması yapması yasaktır.
Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı tarafından belirlenir ve tebliğin Resmî Gazete ’de yayınlanmasıyla yürürlüğe girer. 2023-2024 güncel asgari ücret tarifesine göre Konya boşanma avukatı ücreti 2023 yılında asgari 17.900 TL’dir.
Boşanma Davası Masrafı Ne Kadar?
Boşanma davasının, diğer tüm dava işlerinde olduğu gibi tabi olduğu bir takım harç ve masraf ücreti de mevcuttur. 2024 yılı boşanma davası harç ücreti, avans ve masrafı yaklaşık olarak 2432 TL’dir. İlaveten, yargılama esnasında da tanık dinlenilmesi, bilirkişiye başvurulması gibi birtakım ek ücretler de doğabilir.
Konya Boşanma Avukatına Nasıl Başvurulur?
Konya ilinde bulunan tüm avukatların bilgileri Konya Barosu Baro Levhasında mevcuttur. Konya boşanma avukatı arayanlar, Baro’nun resmi internet sitesinden bu bilgilere ulaşabilirler. Yine pek çok hukuk bürosunun hizmet verdikleri alanları, bünyelerinde çalışan avukatların ve iletişim bilgilerinin yer aldığı internet siteleri ziyaret edilerek Konya boşanma avukatı edinilebilir. Bununla birlikte, aile hukuku alanında Konya en iyi boşanma avukatı için, tavsiye üzerine hareket edilerek de seçim yapılabilir.
Avukata Para Vermeden Boşanabilir Miyim?
Konya Barosu ve diğer tüm barolar, hukuki yardıma ihtiyacı olup da avukatlık ücretini karşılayamayacak durumda olanlar için adli yardım desteği vermektedirler. Bu durum, hak arama özgürlüğünün bir neticesidir. Fakat adli yardıma başvurmanın da belli koşulları vardır. Adli yardımdan yararlanabilmek için, muhtardan alınacak fakirlik belgesine ve yine muhtardan alınacak ikametgâh belgesine ihtiyaç vardır. Ayrıca üzerinizde taşınır veya taşınmaz malvarlığı bulunmamalı, sigortanız olmamalıdır.
Avukatlık ücretini karşılayamayacağınızı belgelendirdikten sonra, fakirlik belgesi, ikametgâh, nüfus cüzdanı fotokopisi ve dava için gerekli belgelerin fotokopisiyle birlikte, Konya Barosu Adli Yardım Başvuru Formu ’nu doldurarak başvurunuzu yapabilir ve avukat ücreti ödemeden boşanmanızı gerçekleştirebilirsiniz.
Türkiye’de Boşanma İstatistikleri
Türkiye boşanma istatistikleri için TÜİK tarafından paylaşılan son veriler incelendiğinde, boşanma sayısında yıllara göre bir artış gözükmektedir. Buna göre 2022 yılında boşanan çiftlerin sayısı bir önceki yıla kıyasla artarak 180 bin 954’e ulaşmış durumdadır. Bu boşanmaların %32,7’sinin evliliğin ilk beş yılı içinde gerçekleştiği, %21,6’sının ise evliliğin ilk 6-10 yılları arasında gerçekleştiği tespit edilmiştir. Konya Boşanma Avukatı olarak tüm boşanma sürecinizde yanınızdayız.
Bademci Hukuk Bürosu Boşanma Hizmetleri
Hakkınızda açılmış bir boşanma davası ya da açmak istediğiniz bir boşanma davası için Konya boşanma avukatı hizmeti almak her zaman en güvenilir yoldur. Bademci Hukuk Bürosu olarak tecrübeli ve uzman avukat kadromuzla müvekkillerimizin boşanma davasını en hızlı şekilde sonuçlandırmak ve menfaatlerini korumak bizim önceliğimizdir. Boşanma davasıyla birlikte nafaka davaları, velayet davaları, mal tasfiyesi, maddi ve manevi tazminat istemleri gibi aile hukukuna dair pek çok alanda hizmet vermekte olup müvekkillerimize çok yönlü bir hukuki koruma ve uyuşmazlık çözümü sunmaktayız.