Eşlerden biri boşanmak istemezse ne olur? Boşanma süreci her zaman karşılıklı anlaşma ile yürütülemeyebilir. Özellikle Konya’da konya boşanma avukatı desteği almadan ilerlemeye çalışan taraflar için süreç daha da karmaşık hale gelebilmektedir. Eşlerden birinin boşanmak istememesi durumunda, dava çekişmeli boşanma olarak devam eder ve sürecin daha uzun ve karmaşık bir hal alması kaçınılmaz olabilir. Bu senaryoda, boşanma talebiyle mahkemeye başvuran tarafın (davacının) evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını veya kanunda belirtilen haklı bir boşanma sebebinin mevcut olduğunu ispatlama yükümlülüğü vardır. Yani diğer eşin itirazı tek başına davayı durdurmaya yetmez; ancak davacının iddialarını kanıtlayamaması halinde süreç uzayabilir ve dava reddedilme riskiyle karşılaşabilir.

Aşağıda, eşin rızası olmadan boşanmanın mümkün olup olmadığı, çekişmeli boşanma davasının işleyişi, delil toplama aşamaları, mahkemenin karar süreci, duruşmalara katılım ve boşanma sürecindeki yasal haklar gibi konular detaylı şekilde ele alınmıştır. Bu noktada, özellikle Konya’da konya avukat arayışında olan kişiler için sürecin konya boşanma davası avukatı ile yürütülmesi hak kaybını önleme açısından önem taşır.

Anlaşmalı Boşanma mı Çekişmeli Boşanma mı? Hangi Süreç Daha Hızlı?

Türk hukukunda boşanma davaları anlaşmalı veya çekişmeli olarak iki şekilde görülür. Anlaşmalı boşanma eşlerin boşanmanın tüm koşullarında (velayet, nafaka, mal paylaşımı, tazminat vb.) uzlaşmasıyla tek celsede sonuçlanabilen bir süreçtir. Eşler birlikte hazırladıkları bir protokol ile Aile Mahkemesi’ne başvurarak genellikle tek duruşmada evliliği sonlandırabilirler. Bu aşamada bir Konya Aile Avukatı ya da konya boşanma avukatı ile çalışmak, protokolün doğru hazırlanması bakımından önemlidir. Buna karşın çekişmeli boşanma davaları, taraflar arasında anlaşma olmadığı için çok daha uzun ve zorlu geçer.

Özellikle eşlerden biri boşanmak istemiyorsa, dava anlaşmalı olarak ilerleyemeyeceğinden otomatik olarak çekişmeli sürece girer. Çekişmeli boşanma davaları çoğunlukla birden fazla duruşma gerektirir ve aylar hatta yıllar sürebilir. Bu süre zarfında nafaka, velayet, mal paylaşımı, ev eşyaları gibi konular da mahkeme tarafından karara bağlanır. Kısacası, eşlerin rızası bulunmadığında boşanma davası çekişmeli şekilde ilerleyecek ve anlaşmalı boşanmaya kıyasla daha uzun sürecektir.

Eş Boşanmak İstemiyorsa Ne Olur? Eş Rızası Olmadan Boşanma Mümkün mü?

Bir eşin boşanmak istememesi, hukuken boşanmayı tamamen engelleyen bir durum değildir. Eşin rızası olmadan da boşanma gerçekleşebilir, ancak bunun için davayı açan tarafın boşanma sebeplerini ispat etmesi gerekir. Mahkeme, sadece diğer eş “boşanmak istemiyor” diye davayı reddetmez; yargılama yaparak olayları ve delilleri değerlendirir. Boşanma talebinde bulunan kişinin haklı bir sebebi olmalı ve bunu mahkemeye uygun delillerle sunmalıdır. Örneğin sıkça görülen boşanma sebepleri arasında aldatma (zina), evlilik birliğini sarsacak derecede geçimsizlik veya şiddetli davranışlar, terk, fiziksel/psikolojik/ekonomik şiddet gibi hususlar sayılabilir. Davacı eş, bu tür bir sebebin mevcut olduğunu kanıtlayabilirse diğer eş istemese bile hakim boşanmaya hükmedebilir.

Özellikle konya boşanma davası avukatı ile çalışan tarafların, bu sebepleri doğru hukuki temele oturtarak dava açtıkları görülmektedir. Özetle, eşlerden biri istemiyor diye boşanma davası otomatik olarak reddedilmez; önemli olan, ortada Türk Medeni Kanun’un öngördüğü bir boşanma sebebi bulunması ve bunun ispat edilmesidir. Bu süreçte bir Konya Aile Avukatı veya boşanma alanında deneyimli bir konya avukatı ile çalışmak sürecin sağlıklı ilerlemesine katkı sağlar.

Çekişmeli Boşanma Süreci Nasıl İşler?

Eşlerden birinin itiraz ettiği durumlarda boşanma davası çekişmeli olarak yürür. Çekişmeli boşanma davası süreci, davacı eşin Aile Mahkemesi’ne bir boşanma dilekçesi vermesiyle başlar. Dilekçede evliliğin neden sona ermesi gerektiği, yani boşanma sebepleri ve buna dair olaylar ayrıntılı şekilde anlatılır. Davacı, mümkünse başvuru esnasında elindeki delilleri de sunar veya delillerin neler olduğunu belirtir. Mahkeme bu dilekçeyi karşı tarafa (davalı eşe) tebliğ eder. Davalı eş, boşanmak istemiyorsa belirli süre içinde bir cevap dilekçesi vererek “boşanmayı kabul etmediğini” ve gerekçelerini bildirmelidir. Bu aşamada davalı, evliliğin bitmemesi gerektiğini düşünüyorsa kendi açısından olayları mahkemeye sunar ve genellikle “esas kusurlu olan karşı taraftır” iddiasında bulunabilir.

Tarafların dilekçeleri verildikten sonra mahkemece ön inceleme duruşması yapılır; bu duruşmada genellikle hâkim usul işlemlerini kontrol eder ve taraflara sulh (uzlaşma) ihtimalini sorar. Eşlerden biri boşanmak istemediğini beyan etse dahi davacı vazgeçmediği sürece dava devam eder. Konya’da görülen davalarda da, konya boşanma davası avukatı desteği ile bu aşamaların dikkatle takip edildiği ve usul hatalarından kaçınıldığı görülmektedir.

Dilekçeler aşamasında her iki taraf da iddialarını ispatlamaya çalışır. Çekişmeli boşanma davalarında ispat yükü, iddia edilen vakıaları öne süren taraftadır; özellikle davacı eşin öne sürdüğü boşanma sebeplerini kanıtlamak için deliller sunması önemlidir. Mahkeme, tanıkların dinlenmesi için duruşmalar günü verir. Taraflar, tanıklarını mahkemeye çağırabilir ve karşı tarafın tanıklarına soru yöneltebilir. Bunun yanında, sunulan belgeler, fotoğraflar, mesaj kayıtları gibi deliller incelenir. Gerekirse mahkeme, bilirkişi raporu (örneğin mali durum tespiti için) veya sosyal inceleme raporu (örneğin çocukların velayeti hususunda) da talep edebilir. Tüm bu aşamalar, davanın niteliğine göre birkaç celse sürebilir ve çekişmeli boşanma davası genellikle bir yıldan uzun bir zaman diliminde sonuçlanır.

Sürecin uzunluğu, tarafların iş birliği düzeyine, mahkemenin iş yüküne ve delillerin toplanma hızına bağlı olarak değişir. Örneğin, bir tarafın itirazları ve ek talepleri süreci uzatabilse de, mahkeme gerekli gördüğü tedbirleri alarak davayı ilerletir. Hukuki açıdan, davacının iddialarını hukuka uygun biçimde ispatlaması ve usul kurallarına uyması önemlidir; aksi takdirde davanın reddi gibi istenmeyen sonuçlar doğabilir. Bu nedenle çekişmeli sürecin, mümkünse deneyimli bir boşanma avukatı yardımıyla yürütülmesi önerilir. Özellikle konya boşanma avukatı olarak aile hukuku alanında tecrübeli isimlerden Avukat Hande Bademci ve Avukat Recep Bademci ile Bademci Hukuk Bürosu gibi uzman ekiplerle çalışmak, hem usul hem de delil açısından sağlıklı bir dava stratejisi kurulmasını sağlar.

Konya’da boşanma davasının nasıl açılacağına dair detaylı makalemize buradan ulaşabilirsiniz.

Delil Toplama Süreci ve İspat Yükümlülüğü

Çekişmeli boşanma davalarında delil toplama süreci, davanın seyrinde belirleyici bir rol oynar. Boşanmak isteyen taraf (davacı), öne sürdüğü iddiaları desteklemek üzere yasal deliller sunmalıdır. Mahkeme, evlilik birliğinin sarsıldığını veya kanunda sayılan özel bir boşanma sebebinin gerçekleştiğini ancak delillerle ikna olursa boşanmaya karar verecektir. Bu nedenle, hangi delillerin kabul edilebilir olduğunu bilmek ve bunları usulüne uygun sunmak gerekir. Mahkemelerin genellikle itibar ettiği başlıca delil türleri şunları içerir:

– Yazışma Kayıtları: Eşler arasındaki veya eşin bir üçüncü şahısla yaptığı WhatsApp mesajları, SMS’ler, e-postalar gibi iletişim kayıtları.
– Belgeler ve Kayıtlar: Fatura ve dekontlar, otel kayıtları, telefon görüşme dökümleri (HTS kayıtları) gibi resmi belgeler.
– Fotoğraf ve Video: Eşe ait sadakatsizlik veya kötü muameleyi belgeleyen fotoğraflar, video kayıtları.
– Tanık İfadeleri: Aile bireyleri, komşular veya arkadaşlar gibi olaya tanıklık eden kişilerin beyanları.

Deliller toplanırken hukuka uygunluk çok önemlidir. Hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen deliller mahkemede geçerli sayılmaz. Hatta bu tür deliller sunmak, sunan kişi açısında suç teşkil edebilir. Bu nedenle, delil toplarken yasal sınırlar içinde kalınmalı ve gerekiyorsa boşanma avukatından danışmanlık hizmeti alınmalıdır. Özellikle Konya’da aile hukuku ve boşanma alanında çalışan konya avukat ve Konya Aile Avukatı ile hareket etmek, hangi delillerin mahkemede kullanılabileceği konusunda yol gösterici olacaktır. Tüm deliller toplandıktan sonra mahkeme bunları bir bütün olarak değerlendirir. Davacı eşin sunduğu deliller boşanma sebebini kanıtlamaya yeterliyse dava lehine sonuçlanma ihtimali artar. Aksi durumda, yeterli delil sunulamaz veya iddialar ispatlanamazsa, hakim boşanma talebini reddedebilir.

Aile Mahkemesinin Karar Aşaması

Delillerin sunulup duruşmaların tamamlanmasının ardından Aile Mahkemesi karar aşamasına geçer. Bu aşamada hakim, evlilik birliğinin devamının taraflar için çekilmez hale gelip gelmediğini, boşanma sebeplerinin kanıtlanıp kanıtlanmadığını ve tarafların kusur durumunu değerlendirir. Özellikle çekişmeli davalarda mahkeme, hangi eşin evlilikte daha fazla kusurlu olduğunu tespit etmeye çalışır.

Haklı Sebeplerin Kanıtlanması: Davacının ileri sürdüğü boşanma gerekçeleri (örn. zina, terk, hayata kast, onur kırıcı davranış, şiddetli geçimsizlik vb.) mahkemece yeterli ve inandırıcı bulunursa, hakim boşanmaya karar verir. Bu durumda diğer eş istemese bile evlilik birliği, mahkeme kararıyla sonlandırılır. Özellikle Türk Medeni Kanun m.166/1’e göre evlilik birliği temelinden sarsılmışsa ve birlikte yaşam ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede zarar görmüşse boşanma kararı verilebilir.

Kusur Durumu ve Davanın Reddedilmesi: Davalı eş boşanmaya itiraz ederek “asıl kusurlu olan davacı taraftır” savunmasını yapabilir. Mahkeme, davalı eşin kusursuz veya daha az kusurlu, davacı eşin ise ağır kusurlu olduğunu tespit ederse davayı reddedebilir. Türk hukukunda, tamamen kusursuz veya çok az kusurlu eşin itiraz hakkı bulunmaktadır; bu kural, evliliğin korunması ilkesinden kaynaklanır. Özellikle konya boşanma davası avukatı desteği alınmadan açılan davalarda kusur değerlendirmesinin yanlış tespit edilmesi, davanın reddine varan ciddi sonuçlar doğurabilmektedir.

Affedilen veya Eski Olaylar: Davalı eşin bir diğer savunma stratejisi, davacının dilekçesinde belirttiği olayların gerçekte yaşandığını fakat bu olaylardan sonra tarafların barışıp evlilik hayatına devam ettiği yönünde olabilir. Eğer davacı daha önce affettiği veya üzerinden uzun süre geçen bir olayı boşanma sebebi yapmaya çalışıyorsa, mahkeme bunu boşanma gerekçesi olarak kabul etmeyebilir.

Hakim boşanma yönünde karar verirse, velayet, nafaka, tazminat, mal paylaşımı gibi konular da kararda hükme bağlanır. Karar duruşmada açıklandıktan en geç bir ay sonra gerekçeli karar çıkar. Gerekçeli kararın tebliğinden sonra taraflar bu kararı istinaf yoluna taşımaz ve karar kesinleşirse nüfusa tescil edilerek evlilik sona ermiş olur. Taraflardan birisi kararı istinaf yoluna taşırsa, boşanma kesinleşmez ve istinaf mahkemesi tarafından karar vermesi beklenir. İstinaf süreci Konya’da yaklaşık 1-1,5 yıl arası sürmektedir.

İstinaf mahkemesi tarafından istinaf başvurusunun ve itirazların reddi halinde tarafların bu kararı da Yargıtay’a taşıma imkanı bulunmaktadır. Taraflar bu kararı Yargıtay’a taşırsa karar yine kesinleşmeye için boşanma gerçekleşmiş olmayacaktır. Yargıtay süreci de yaklaşık 1,5 yıl kadar sürmektedir. Yargıtay tarafından başvurunun reddi halinde artık karar kesinleşecektir. Sürecin hızlı ilerlemesi için Konya Aile Avukatı veya konya boşanma avukatı ile birlikte hareket etmek avantaj sağlar.

Eşin Mahkemeye Gelmemesi Durumunda Süreç

Boşanma davalarında duruşmalara katılım konusu, davanın akıbetini etkileyebilir. Anlaşmalı boşanmalarda her iki eşin de duruşmada bizzat bulunması şarttır; taraflardan biri duruşmaya katılmazsa hakim davanın düşmesine veya çekişmeli olarak devamına karar verir. Ancak çekişmeli boşanma davalarında durum farklıdır. Çekişmeli davada davacının duruşmalara gelmemesi veya davayı takip etmemesi halinde dava düşebilir; zira davacı kendi açtığı davayı sürdürmekle yükümlüdür. Buna karşılık davalı (boşanmak istemeyen eş) duruşmalara gelmezse dava düşmez.

Usulüne uygun tebligat yapıldığı halde davalı eş gelmediğinde, mahkeme yokluğunda yargılamaya devam eder ve mevcut delillere göre karar verir. Davalı taraf duruşmalara katılmayarak davayı süresiz geciktiremez; hatta bu durum, bazı prosedürlerin hızlı ilerlemesini sağlayabileceğinden davanın daha kısa sürede sonuçlanmasına bile katkı yapabilir. Uygulamada Konya’daki boşanma dosyalarında da, konya avukat yardımı olmadan duruşmalara katılmayan tarafların yokluğunda karar verildiği ve kararın kesinleştiği örneklere rastlanmaktadır.

Boşanma Sürecinde Tarafların Yasal Hakları

Boşanma davası sürecinde her iki tarafın da yasalarla güvence altına alınmış çeşitli hakları bulunmaktadır. Taraflar, adil yargılanma hakkı çerçevesinde iddia ve savunmalarını serbestçe ileri sürebilir, delil sunabilir ve sürece ilişkin taleplerde bulunabilirler. Bunun yanı sıra, boşanmanın sonucunda veya dava devam ederken talep edilebilecek bazı maddi ve manevi haklar vardır:

Maddi ve Manevi Tazminat: Evliliğin sona ermesinde kusuru bulunmayan veya daha az kusurlu taraf, uğradığı maddi kayıplar veya manevi zararlar için karşı taraftan tazminat talep edebilir.
Nafaka Talepleri: Tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası gibi nafaka türleri talep edilebilir.
Velayet ve Kişisel İlişki: Çocuğun üstün yararı gözetilerek velayet düzenlenir ve diğer ebeveynle kişisel ilişki tesis edilir.
Mal Paylaşımı (Edinilmiş Mallar): Evlilik süresince edinilen malların paylaşımı talep edilebilir.
Ziynet Eşyaları ve Kişisel Eşyalar: Özellikle kadına ait ziynetlerin iadesi istenebilir.
Ortak Konutun Tahsisi ve Koruyucu Tedbirler: Aile konutunun tahsisi ve şiddet durumunda koruma kararları talep edilebilir.

Bu hakların doğru ve eksiksiz kullanılabilmesi için özellikle aile hukuku alanında deneyimli bir Konya Aile Avukatı ile çalışmak avantaj sağlar. Konya’da Bademci Hukuk Bürosu bünyesinde faaliyet gösteren Avukat Hande Bademci ve Avukat Recep Bademci, konya boşanma avukatı ve konya avukat arayışında olan kişiler için hem boşanma hem de mal paylaşımı, nafaka, velayet gibi konularda profesyonel hukuki destek sunmaktadır.

Sonuç

Özetle, eşlerden biri boşanmak istemese de diğer eşin yasal yollarla boşanmayı gerçekleştirmesi mümkündür. Boşanmak istemeyen tarafın itirazları, ancak davacının boşanma gerekçelerini ispatlayamadığı veya davacının ağır kusurlu olduğu durumlarda sonuç verebilir. Bunun dışında, mahkeme uygun deliller ve sebepler karşısında evliliğin sona ermesine karar verecektir. Elbette çekişmeli boşanma süreci duygusal ve hukuki açıdan yıpratıcı olabilir. Tarafların, özellikle boşanma talep eden eşin, hak kaybına uğramamak ve süreci doğru yönetebilmek için uzman bir boşanma avukatından destek alması son derece faydalıdır.

Konya’da konya boşanma davası avukatı, Konya Aile Avukatı veya genel anlamda konya avukat arayışında olanlar için Bademci Hukuk Bürosu, Avukat Hande Bademci ve Avukat Recep Bademci ile aile hukuku ve boşanma alanında deneyimli bir ekip olarak hizmet vermektedir. Böylece, eşlerden biri istemese bile, diğerinin yasal hakları çerçevesinde boşanma süreci sonunda adil bir sonuca ulaşmak mümkün olabilecektir.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Eşlerden biri boşanmak istemezse ne olur?
Eşlerden birinin boşanmayı istememesi halinde anlaşmalı boşanma mümkün olmaz; dava çekişmeli boşanma davası olarak görülür. Yani, eşin rızası olmasa da diğer eş tek taraflı olarak boşanma davasını sürdürebilir. Hakim, yalnızca bir eş boşanmaya karşı çıkıyor diye davayı kendiliğinden reddetmez. Mahkeme, sunulan delillere bakarak evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığına karar verir. Eşin itirazına rağmen kanunda öngörülen boşanma sebepleri ispatlanmışsa boşanmaya hükmedilebilir. Bu noktada konya boşanma avukatı ile çalışmak sürecin sağlıklı takibi açısından önemlidir.

Eşin rızası olmadan boşanma mümkün mü?
Evet, eşin rızası olmadan da boşanma davası açmak ve boşanmayı gerçekleştirmek mümkündür. Bu tür tek taraflı boşanma, çekişmeli boşanma davası olarak ilerler. Mahkeme, diğer eşin onayı olmasa bile, boşanma nedenlerini inceleyip yasal şartlar gerçekleşmişse evliliği sona erdirebilir. Önemli olan, Türk Medeni Kanunu’nda sayılan geçerli boşanma sebeplerine dayanarak evlilik birliğinin sürdürülemez hale geldiğini kanıtlamaktır.

Eşlerden biri anlaşmalı boşanmayı kabul etmezse ne olur?
Anlaşmalı boşanma her iki eşin de rızasına ve duruşmada hazır bulunmasına bağlıdır. Eşlerden biri protokolü kabul etmez veya duruşmaya gelmezse anlaşmalı boşanma gerçekleşmez. Bu durumda dava çekişmeli boşanmaya dönüşür veya dava şartları sağlanamadığı için düşebilir. Yani eşin anlaşmaya yanaşmaması halinde boşanma, anlaşmalı değil hakim kararıyla çekişmeli süreç sonunda karara bağlanacaktır.

Eşim boşanmayı kabul etmiyorsa ne yapabilirim?
Eşiniz boşanmayı istemese bile siz kendi adınıza boşanma davası açabilirsiniz. Bu süreçte yapılacak en önemli şey, boşanmaya yol açan olayları ve eşinizin kusurlu tutumlarını kanıtlarla desteklemektir. Dava dilekçenizde dayandığınız boşanma sebeplerini tanık beyanları, mesajlar veya diğer delillerle ispatlamaya çalışmalısınız. Ayrıca bir boşanma avukatından, özellikle konya boşanma davası avukatı sıfatıyla çalışan deneyimli bir Konya Aile Avukatı’ndan destek almak, usul hatalarını önleyerek haklarınızı korumanıza yardımcı olacaktır. Eşinizin istememesine rağmen güçlü deliller sunabilirseniz, mahkeme evliliğin sürdürülemeyeceğine kanaat getirip boşanmaya karar verebilir.

Eşim boşanma davasına gelmezse dava düşer mi?
Eşinizin duruşmalara gelmemesi veya süreci takip etmemesi davanın otomatik olarak düşeceği anlamına gelmez. Çekişmeli boşanma davalarında, davalı eşin duruşmaya katılmaması halinde mahkeme yokluğunda yargılamaya devam edebilir ve eldeki delillere göre karar verir. Yani, boşanmak istemeyen tarafın mahkemeye gelmemesi süreci durdurmaz. Ancak anlaşmalı boşanma davasında davalının (veya her iki tarafın) duruşmaya katılmaması ya da boşanma isteğini onaylamaması halinde anlaşmalı boşanma gerçekleşmez. Bu durumda ya dava çekişmeli hale döner ya da usulüne uygun şekilde reddedilir.

Çekişmeli boşanma davası ne kadar sürer?
Çekişmeli boşanma davalarının süresi, anlaşmazlığın niteliğine ve mahkemenin iş yoğunluğuna göre değişir. Anlaşmalı boşanmalar genellikle tek celsede (birkaç hafta içinde) sonuçlanırken, çekişmeli boşanmalar daha uzun sürmektedir. Uygulamada ilk derece mahkemesinin kararı yaklaşık 1 – 1,5 yıl içinde çıkabilir. Davanın istinaf ve temyiz aşamalarına gitmesi halinde süreç birkaç yıl daha uzayabilir. Tarafların itirazları, delil toplama süreci ve duruşma aralıkları, çekişmeli boşanmanın süresini etkileyen temel faktörlerdir. Konya’daki uygulamada da konya boşanma avukatı ile takip edilen dosyalarda bu süreler benzer şekilde işlemektedir.

Eş boşanmak istemiyorsa hakim boşanma kararı verir mi?
Eşlerden biri boşanmaya karşı çıksa da hakim, şartlar oluşmuşsa boşanma kararı verebilir. Türk Medeni Kanunu’na göre hakim, evlilik birliğinin devamının imkânsız hale gelip gelmediğine bakar. Sadece eşin istememesi, tek başına boşanma davasının reddi için yeterli değildir. Örneğin, evlilik birliği temelden sarsılmış ve bu durum kanıtlanmışsa, hakim karşı taraf boşanmak istemese bile evliliği sona erdirebilir. Ancak burada davayı açan eşin kusur durumu da dikkate alınır; davacı tamamen kusurlu ise ve diğer eşin itirazı haklı bulunursa hakim boşanma talebini reddedebilir (bu durum hakimin takdirine ve somut olayın şartlarına bağlıdır).

Boşanma davası reddedilirse tekrar açılabilir mi?
Boşanma davasının reddedilmesi (yani boşanmaya hükmedilmemesi) halinde, kararı istinaf etme hakkınız vardır. Karar kesinleştiğinde ise aynı sebeplere dayanarak hemen tekrar dava açılamaz. Ancak, ilk davadan sonra evlilik birliği fiilen devam etmiyorsa ve yeni olaylar ortaya çıkmışsa, bu yeni gelişmelere dayanarak yeniden boşanma davası açılabilir. Her durumda, reddedilen dava sonrası adım atmadan önce bir avukata danışmak faydalıdır. Bu kapsamda konya avukat ve aile hukuku alanında uzman bir Konya Aile Avukatı ile sürecin yeniden planlanması önemlidir.

Eşim boşanmak istemediği için süreci uzatabilir mi?
Boşanmayı istemeyen taraf, yasal haklarını kullanarak süreci bir ölçüde uzatabilir. Örneğin, duruşmalara mazeret bildirip katılmamak, her aşamada itiraz, istinaf ve temyiz haklarını sonuna kadar kullanmak, tanık getirmeyerek duruşmaları erteletmek gibi taktiklerle davanın sonuçlanmasını geciktirebilir. Özellikle çekişmeli boşanmalarda karşı tarafın işbirliği yapmaması yargılamayı yavaşlatabilir ve boşanma davası beklenenden daha uzun sürebilir. Ancak bu gecikmeler sonsuza dek sürdürülemez; mahkeme belirli usul adımlarını tamamlarsa, eş gelmese bile nihai karar verilebilir. Siz de sürecin hızlanması için gerekli delilleri zamanında sunarak ve usul kurallarına uyarak davayı etkin şekilde takip etmelisiniz.

Eş boşanmak istemiyorsa hangi sebeplere dayanarak boşanma davası açılabilir?
Eşin rızası olmasa bile kanunun öngördüğü boşanma sebeplerinden birine dayanarak dava açılmalıdır. Türk Medeni Kanunu’nda özel boşanma sebepleri olarak zina, hayata kast, pek fena muamele (şiddet), suç işleme, terk ve akıl hastalığı gibi durumlar sayılmıştır. Bunun dışında, en yaygın genel sebep “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” (şiddetli geçimsizlik) halidir. Eşiniz boşanmak istemese bile, bu yasal sebeplerden herhangi biri mevcutsa ve gerekli delillerle ispatlanırsa boşanma davası açılabilir. Özellikle şiddetli geçimsizlik kapsamında, ortak hayatın çekilmez hale geldiğini gösterebilen her türlü olay (örneğin sürekli tartışma, ilgisizlik, hakaret, güven sarsıcı davranışlar vb.) mahkeme tarafından değerlendirilerek boşanmaya gerekçe yapılabilir.

Bu aşamada, Bademci Hukuk Bürosu çatısı altında çalışan Konya Aile Avukatı, konya boşanma avukatı ve konya avukat sıfatıyla Avukat Hande Bademci ve Avukat Recep Bademci’den profesyonel destek almak, doğru hukuki temele dayalı bir boşanma davası açmanızı sağlayacaktır.

Konya avukat arayışınızda hızlıca iletişim kurmak ve ofisimize kolayca ulaşmak için
👉 Google Haritalar konumumuza buradan ulaşabilirsiniz.

Detaylı bilgi almak için
👉 Bademci Hukuk & Arabuluculuk Bürosu web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.